Kayıtlar

Mayıs, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
HERKESE NASİP OLMAYAN YANGIN Yar dediğinin gözleri Sabahın ilk mavi tonu kadar güzel Işıl ışıl ve ferahtır kör edicidir Bir daha bakamamak uğruna bakmaktır Gözlerinin bin bir acısına rağmen Bir saniye bile göz kaçıramazsın. Yar dediğinin güneşin Batmadan önceki görkemli kızıl renklidir teni Biraz da güneş görmüş yanmıştır yüzü Yüz farklı renkte bazen sadece kırmızıyı seversin Yüzündeki küçük bir allık yakar seni Bazen kül olmak uğruna sırtında odun getirirsin. Yar dediğinin sisli ve Karanlık bir gece misali saçları vardır Ne ürkütücü bir solukluk vardır renginde Ne de korkutucu bir karanlık Tek telinin rüzgarla dansıdır senin yangın dediğin Gecenin hafif esintisi olup esmek istersin... '' o, gün dediğin gün, belki bugün. ''                                                     SIRADAN
EGE Küçük bir gamzeli kızın, En derinden nameli, gizli defteri... Anlatılan hikayeler yaramaz karanlıkta sefile. Bunlar karanlığı aydınlatacak güneşin ayak sesleri. Odamdaki kara kalemler, suskun bir şarkıymış. O gün kağıtların keyfi, 27 Kasım farkıymış. Lütfen,Karabasanlar,Ölünce... Mürekkebin kağıda aşkıymış, meğer; Hayallerim ulaşılmaz Ege Deniziymiş, her çaba nafile Soğuk sularda boğulurmuş umutlarım. Hayallerime mezar oldu, Ege yüz binlerce kafire. Gizli defterin yapraklarından dökülen kelimeler; Dört bir yanda ki insanların hisleri, Yazılanlar; kırılması, hayallere vurulan tasmaların. Burada yazan hikayeler umududur; Ya hayallerini geçmişe satanların, Ya da hastaların...                                                           41.ÇERİ