Anlambazlar Ordusu
Bir kadın ağlıyordu bıçaklanmış nefesi
-yağmur kesilmiş yalnız çatıdan birkaç sert damla sesi-
Ağıt kokusu tütmeye başlamıştı
-hep kadınlar yakar bizde ağıdı-
Ağırlaşmış omuzlarımda iyice aramak
Geceleyin o sisler sanki
göğsünü örten birer yaprak
gibi sakindi...
Buldum
Ağıtlardan sıyrılıp uzandım bedenden bir çuvalın içine
Aşık oldum biraz, biraz doğruldum
Ve de düştüm:
Selâsını okuyamadığım elâ gözler
belki çocukturlar yüzlerinde ölüm
ellerinde şeker
Gördüm
Masum ve titrek
O yağan kefen parçaları dağlarıma
Gülüşlerle dağılır nakarattan dönerek
-bir anda yok olan-
Bir his gibi sisler dağılır
-insan değiller sanki hiçbiri-
Çiçekler vardı ellerimde bir açıp bir solan
Her şafakta dipdiri
-Damlalara eş davlumbazları vuruluyor göğsümün-
Ve yeniden yeryüzüne düşen su
Sanki uygun adım yürüyen
bir anlambazlar ordusu.
Kâlemî
Bir kadın ağlıyordu bıçaklanmış nefesi
-yağmur kesilmiş yalnız çatıdan birkaç sert damla sesi-
Ağıt kokusu tütmeye başlamıştı
-hep kadınlar yakar bizde ağıdı-
Ağırlaşmış omuzlarımda iyice aramak
Geceleyin o sisler sanki
göğsünü örten birer yaprak
gibi sakindi...
Buldum
Ağıtlardan sıyrılıp uzandım bedenden bir çuvalın içine
Aşık oldum biraz, biraz doğruldum
Ve de düştüm:
Selâsını okuyamadığım elâ gözler
belki çocukturlar yüzlerinde ölüm
ellerinde şeker
Gördüm
Masum ve titrek
O yağan kefen parçaları dağlarıma
Gülüşlerle dağılır nakarattan dönerek
-bir anda yok olan-
Bir his gibi sisler dağılır
-insan değiller sanki hiçbiri-
Çiçekler vardı ellerimde bir açıp bir solan
Her şafakta dipdiri
-Damlalara eş davlumbazları vuruluyor göğsümün-
Ve yeniden yeryüzüne düşen su
Sanki uygun adım yürüyen
bir anlambazlar ordusu.
Kâlemî
Yorumlar
Yorum Gönder