Hiçbir zaman çalışmaktan yerinmesem de, çalışmayı bir amaç haline getirsem bile en tembel yanlarımı bastırmış olmanın, totaliter olmanın bir sancısını çekiyorum. Disiplin esnasında daima baş kaldıran dizeler oluyor ve sanki bunlar hep en içten cümlelermiş gibi gözüküyor. "Çalışkanım!" demek ne kadar yapmacıksa, iinsamlığımın göbeğinden bir yer olan rehavet isteğim de o kadar içten konuşuyor sanki. Onu dinliyorum bazen ve ürperiyorum, kağıdı kalemi bırakıp birkaç gün uzaklaşmama sebep oluyor: "Kafam almıyor şu an!"

-Nasıl bir kimlikle ölmek istediğine göre mi çalışıyoruz? Bir kimlikle ölebilmek için hayatı harcamaya mı uğraşıyoruz?

tiredness paint ile ilgili görsel sonucu

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

The Poem Of The Middle Earth

Dağılganlaştıramadıklarımızdan

Inter'siz Rail